kız tavlama2

1. felsefesi olmayan kişiye özgü yöntemleri olan başkasının tecrübelerinin işe yaramadığı rekabetçi ortamın zor zanaatı
2. (mavimilitan, 08.09.2004 17:38)
2. öncelikle ayarlama yanlış bi tabirdir.hepizin de bildiği gibi ayarlamak (bkz. ayar vermek)
(little pumpkin, 09.09.2004 00:05)şimdi söyleyeceğim taktiği uygulamak için biraz piç ve epey yakışıklı olmak gerekmekte. bende ikisi de olmadığı için ben yalnız fikri vereyim, kendine güvenenler denesin:

excel'de güzelce dizayn edilmiş anket kağıtları hazırlanır. sonra, üniversitedeki(veya lise, ama işyeri olmaz, onlar bu şey için büyük olur) çok güzel bir kızın yanına gidilip denir ki:

- biz (tek gidilir tabi ama yine de biz denmeli, ciddiyet için) "okulun en güzel kızı" adlı bir anket yapıyoruz da, burada sizden başka bu ankete katılabilecek bir başka kişi daha yok. size birkaç soru sorabilir miyim?

+ a nasıl yani, şey, tabi (muhtemelen cevap böyle bir şey olacak)

- adınız, soyadınız?

cevaptan sonra

- bölümünüz?

cevaptan sonra

- cuma boş musunuz? (ya da cumartesi, isteğe göre o gün)

işte bu anda çıkma teklifi etmiş oldunuz. artık o anda kıza hoş görünmeniz, çekiciliğiniz, sevimliliğiniz, cesaretiniz vb. her şey hesaba katılarak kızdan ya olumlu bir yanıt ya da sevimli bir red alırsınız. çok büyük ihtimalle cesaret kırıcı bir terslenme olmaz. belki hatuna orjinal gelir, bunun için bile kabul edebilir. ama biraz yakışıklı olmak şart. bir de gerçekten çok güzel bir kıza yapılmalı yoksa "okulun en güzel kızı" anketi olayının yapmacıklığı çok sırıtır.
(eflatunsina, 23.11.2007 18:24 ~ 18:31şimdiki yöntem için, duygu sömürüsü yapabilecek bir yiğit lazım, ve iyi rol yeteneği lazım ki, inandırıcı olsun. kimbilir belki ben de denerim bi ara.

bir kızla olağan şekilde tanışılır, konuşulur, arkadaş gibi, ama sanki samimi olmayacakmış da gibi. birkaç gün geçtikten sonra, cesarete göre bir gün bile sonra olabilir; kıza denir ki, tercihen mail ya da msn yoluyla, çünkü inandırıcılığı artar:
- biz artık senle konuşmayalım, msn'ini de sileyim, telefonunu da, sen de benimkileri sil, selamlaşmayalım da, bu çok iyi olacak

+ aaa niye ki?

- biliyorum arkadaş olarak görüyorsun beni, ama ben, böyle giderse, bilyorum ki senin bu iyi huyluluğun ve sevecenliğin karşısında kayıtsız kalamayıp senden hoşlanmaya başlıcam, bunu ikimiz de istemeyiz değil mi? şu an belki değil ama, hissediyorum ki, ben hep seni düşünecek duruma bile gelebilirim, ondan sonrası çok zor olur sanki benim için, çünkü sen çok iyi birisin ve senden hoşlanıp da bu iyiliğini kötüye kullanmış gibi olmak istemem

işte bu vakitten sonrası da kızın tepkisine göre yaratıcılığınıza kalmış, olumlu gibi olabilecek bi tepki verirse ona uygun karşılık verirsiniz, değilse zaten arkadaş kalmak da mesele değil *
(eflatunsina, 23.11.2007 19:30 ~ 22.07.2008 00:11)
5. malum odur ki, burada bulunan kimse 'kız ayarlamak' denen konuda aşmış, ehil kişiler değil. zira bahsedilen icraat vakit harcamaya değecek kadar kıymetli olmayabiliyor. nasıl yani? şöyle. herhangi birinden hoşlanmaya başlıyorsun. hoşlanma kriterleri o kişinin illa ki dünyalar güzeli olması, çok güzel gülümsemesi, osuruğunun çilek kokması gibi dar olmamalı başta. her neyse, hoşlanma olayı zamanla kendi içine sığdıramadığın bir vakâya dönüşüyor- bu kesinlikle şair ruhlu aşık tabiri değildir-. kendi içine sığdıramıyorsun, çünkü bunu bir arkadaşına anlatıp, kızla konuşmasını, sevgilisi olup olmadığını öğrenmesini, hatta yanına getirip tanıştrmasını filan istiyorsun. buraya kadar anlatılan herşeyin, tüm ilk tecrübelerde yaşanan denyolukların birebir şahidi ve başrol oyuncusu olduğum için şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki, bir bayanı arkadaş aracılığı ile etkilemek, görücüye gelen kadın aracılığı ilke birbirini görmemiş iki kişinin birden bire 'aaa hatice abla ben bu anlattığın çocuğa aşık oldum bi anda', 'anne o kız benim olacak' şeklinde saçmalamasından hiçbir farkı yoktur. kaldı ki aracı olarak seçtiğiniz arkadaşınızın 'şu çocuk senden hoşlanıyormuş' yerine, 'senden hoşlanıyorum hehe' demeyeceğini kim garanti edebilir. kız için babasını satan adamlar yetişiyor artık, buna mı şaşıracağız bir de.

naçizane:

- araya aracı filan sokmayın.
- delikanlı olmak prim yapmıyor.
- konuşurken araya anlamını bile bilmediğiniz abuk subuk kelimeler sıkıştırın.
örn. 'güzelim senin bunu yapıyor olmandan son derece müteessir olmakla birlikte, ekstrem derecede müteselsilim.'
- sağa sola yorum yapmayın.
örn. 'öküze bak', 'şu çocuğu dövücem', 'uff götü kes'
- elinize, kolunuza, -yer yer- pipinize hakim olun. hakim olamıyorsanız, kabartıyı belli etmeyen pantolon tercih edin.
- yalan söylemeyin. eğer söylemişseniz, söylediğiniz yalanı unutmayın. çünkü bu insan türü hiçbir şeyi unutmaz.
- iltifat etmek için sakın acele etmeyin. ilk iltifatı ondan bekleyin. iltifat edeceğiniz uzuv son derece alakasız olsun.
örn. 'tırnakların çok entüziyastik', 'allah bu kulak memesini özene bezene yaratmış', 'senin tartarlarına kurban olam'
- ilk buluşmada yaşanan el tutma krizinde taraf olmayın. hatun ne zaman el ele tutuşmak isterse, ancak o zaman bunu gerçekleştirebileceğinizi unutmayın.
- komik olmak için kasıp, komik duruma düşmeyin. 'kızlar kendini güldüren erkeklerden hoşlanır' klişesini unutun. zira belirli bir süre yüzünü asan hatun size, 'komik olmalıyım lan' dedirtecek ve sıçırtacaktır.
- cinsel muhabbetlerden olabildiğince uzak durun.
- konuşmanın arasına ufak dozda argo serpiştirin.

ya da

hiç kasma abi, sen çekmecendeki porno arşivime sevdalı bir adamsın. olaylara seyirci olmak belki sana daha objektif açılımlar kazandıracak, ne biliyosun? ja ja.
(hebele, 23.11.2007 20:04)
6. yer: ukrayna - odessa

mekan: 146 numaralı eve giden otobüs

kişiler: 3 kişilik türk öğrenci grubu ve bir ukraynalı güzel bayan

ukraynalı güzel bayanımız otobüslerde ikişerli oturulduğundan türkün öğrencinin yanına oturmuştur. kız çok güzel olduğundan arkadaki iki kişi öndekini kızla tanışması için gaza getirmeye çalışırlar, lakin otobüste bu işin olmayacağını düşünen gencimiz kabul etmez. gaz verme seansları daha da artınca ortaya iddia atılır. kızla tanışıp numarasını alabilirse gencimiz ödül olan yemeği kazanacaktır. kabul edilir. gencimiz hemen telefonunu çıkarıp mesaj bölümüne (doğal olarak rusça) "uzun süredir odessa'dayım sizin kadar güzelini görmedim, sizinle tanışmak, bir yerlerde görüşmek çok isterim eğer siz de isterseniz çok mutlu olurum" diyerekten bir şeyler karalar lakin bunu direkt olarak kıza veremeyeceğini düşünen genç bir bahane ile kıza okutturması gerektiğini düşünür. pratik türk zekası hemen burada devreye girer ve kıza hafiften utanırmışcasına "özür dilerim, rusçam çok kötü arkadaşım mesaj atmış ama okuyamıyorum ne demek istediğini anlatabilir misin?" der kız kabul eder ve mesajı okur. güldükten sonra çok komik olduğunu ve kendisiyle görüşmekten memnun olacağını söyler ve çocuğumuzun numarasını alır, kendisini arayacağını söyler ve kısa bi' sonra iner. diğer iki arkadaş güzel bir şekilde göt olur.

kızın numarasını alamadığı için diğer iki gencimiz çirkefliğin dibine vurur ve iddidan yırtar, diğer gencimiz ise hala aramasını bekliyor..

sonuç olarak kız tavlandı mı? tavlanmadı mı bilinmez ama iyi taktik olduğu, başarıya ulaşma potansiyeli olduğu doğrudur..

düzeltme: gün itibariyle hala kız aramamıştır, arkadaşımız konuştuğuyla kalmıştır. içine kol gibi oturmuştur..
(korialstrasz, 23.05.2008 21:17 ~ 09.06.2008 23:52)
7. konuyla ilgili fastseduction.com sitesinde inanılmaz taktikler verilmektedir.
(rainbowmaster, 23.05.2008 21:30 ~ 21:31)
8. öncelikle bize bu mevzuuda istemeden de olsa(belki de isteyerek) yardım edecek yazılı ve görsel materyaller var,bunları es geçmemek lazım. roman kahramanları, film karakterleri hatta ve hatta çizgi film karakterleri bile bu yolda bize yardım edecektir. baştan söylemeliyim ki "lan daffy duck'tan mı tüyo alacağız?" demeyin. o lanet olası gururunuzun zincirlerinden kurtulun artık . "olm elimi sallasam ellisi be!" diyerek hönkürmekten de vazgeçin zira öyle bir şey olsaydı bu tür tavsiyeleri okumazdınız. misal love actually'de keira'yı tavlamaya çalışan elemanın söylemek istediklerini kartonlara yazıp slayt gösterisi mahiyetinde bir şeyler yaptığı sahne. ondan sonra the illusionist"de edward norton'un küçük sihirbazlık oyunu. hani şu "bil bakalım zımbırtı hangi elimde" temalı hile. tamamen yukarı kaldırılan elde kan dolaşımının yavaşlaması ve ellerin renginin değişikliğine dayanır. bir de catch me if you can'de caprio'nun "bunun siz mi düşürdünüz?" tarzı sorularına malzeme olan kolye numarası. örnekleri çoğaltmak mümkün, yazın bunları bir kenara demicem bak ben sizin için yazdım bile.

trendleri , popüler kültür malzemesi esprileri sakın yapmayın. "ayy bayılazaum" ya da "büyük hissediyorum" gibi cümleler kurmayın zira çok iğrenç oluyor lan. bunun yerine ne mi yapmalısınız? it's complicated man! çünkü bu zamana kadar eğer mal değilsek kendimize özgü bir mizah anlayışı geliştirdik . sakın bundan şaşmayın. şahsi tavsiyem o an kendin olman

davranışlarda nüanslar önemli. iskoçya'da şatoda oturan lord çocuğu gibi davranmayın sakın ama yine de seviyenizi ortalamanın altına düşürmeyin. " boş kaleye atamadı ronaldo ibnesi(ronaldo dan özür dliyorum)" gibi cümleleri zaten unutun . artist gözükmek için küfür de etmeyin. lan kelimesini sevimli,hınzır bir tonlamayla kullanın ama.

ağır abi tripleri hep beyhude çırpınışlar. siz polat alemdar değilsiniz, böyle yazılara bel bağladıysanız kenan imirzalioğlu hiç değilsiniz. tikky neyim de olmayın. kızların tikileri tercihinden dert yanıyorsanız da olmayın.iyi bişi değil.

eğer ortak arkadaşlarınız varsa kesinlikle bunu kullanın. insanlar sevdiklerinin yanında kendilerini daha bir güvende hisseder. kesinlikle bu yolla daha iyi cümleler kuracaksınız.harekete geçme anı ise başkalarının bilgisi dahilinde olmasın. bir gün ansızın kendi iradenizle harekete geçin. geçmiş deneyimlerinizi ve insanların gözündeki yerinizi unutun. bir don kişot kadar cesur olun o anda. hatta ejderhayı öldüren şövalye gibi olun. konuşmaya sıkıntılı ama sevimli bir duraksama ile başlayın. "eeeemmm...aslında böyle şeyleri bıkk bıkk" tarzı bir girizgah lazım. içinde bulunduğunuz durumun utangaçlık ve sevgiyle yoğrulmuş bir an olduğunu ona hissettirin. sanki ilk kez bir kıza açılıyormuş gibi ama bir yandan da tecrübeden kaynaklanan bir özgüvenle hareket ediyormuş gibi. eğer gerçekten ilk seferse koyverin gitsin. gözünün içine bakmayı başarırsanız amaca ulaşmanız daha kolay olacaktır, bunu da unutmayın.

bütün bu anlatılanlar tamamiyle bu yazarın tecrübelerinden ve azıcık ama çok azıcık da hayal gücünden yola çıkılarak oluşturulmuştur. tüm olay aynaya baktığınızda "kendimi seviyorum" diyebilmeniz ile alakalıdır. sakın fazla abartıp da "kız olsam kendime verirdim" gibi hermafrodit özentisi şeyler söylemeyin,tadında bırakın. ama yakışıklı olan adam her zaman bir adım öndedir, bunu da unutmayın(yakışıklılık derken farklı bir şey bu. karizma diyelim biz) ben mi? boş ver beni. senin başarman lazım genç dostum. umut bu toprakları henüz terk etmedi,göster bunu onlara.göreyim seni. haberlerini bekliyorum...
(setheleh, 23.05.2008 22:25 ~ 22:27)
9. 2 sene önce geçen bir olaydan esinlenerek yazılmış bir kız ayarlama senfonisi belki yardımcı olur.

mekan otobüs durağı her zamanki gibi kıl payıyla kaçırılmış otobüse ve bir türlü gelemiyesice diğer otobüse küfür ederken bir hatun yaklaşır.allahım bu ne ve tam o sırada o kızla anlık hayaller kurarken kız yaklaşır ve

+pardon burdan paralı otobüs geçiyomu
(esasen oradan paralı otobüs geçmektedir lakin kafasını çalıştıran genç o kaçırıpta küfür ettiği otobüsün paralı olduğunu hatırlayarak sıradaki otobüsün kartlı olma riskini göze alıp)
+yok burdan paralı otobüs geçmez fakat bende kart var isterseniz benden kullanabirsiniz der. vay şerefsiz
+tamam otobüs geç gelirmi peki
+yok canım burdan çok geçiyo zaten hemen gelir(bazen şartları olgunlaştırmanız için küçük yalanlara başvurmak gerekir yoksa kıza valla ben 20 dakkadır bekliyom mına koduğum otobüsünü bir türlü gelmedi derseniz hoş karşılamayabilir)
otobüs gelir kartlı geldi
muhabbet için biçilmiş kaftan niteliğinde olan canım belediye otobüsleri(külüstürleri hariç) sizin kıza yavşama açılma ve komposizyon sınavından örnekle giriş gelişme sonuç şeklinde kızı ineceği durağa kadar ayarlama imkanı tanıyan yerlerdir.

ilk cümleler daima önemlidir ama önemsemeyin genellikle önemsenir önemsendikçe sıçılır
+ya bu arada isiminiz neydi onca şey arasında sormayı unuttum(şekil a 1)
+(kız gülümser) pelin. kız sorsada sormasada yapıştırılır benimkide züvük.
+bu semte yabancısınız galiba
+evet daha yeni taşındık henüz belirli yerleri biliyorum(al da at dercesine bir fırsat eğer kızın size yaptığı bu ortayı gole çeviremezseniz o otobüslerdeki çoğunda olmayan yangın esnasında camı kırıp otobüsten çıkmanıza yarıyan çekici alın kafanıza geçirin)
+ya öylemi bense küçüklükten beri burdayım isterseniz tabi boş vaktiniz olduğunda sizle yani sizle sen siz neyse(şaçmalayın dil sürçmesine başvurun çoğu kız hoşlanır)işte bi gün gezdiriyim sizi hem tanımışta olursunuz çoğu yeri.(teknolojiden yaralanın)isterseniz msninizi verin (msni yoksa cep telefonuna başvurun)tabi isterseniz ordanda konuşabiliriz.
(kız zaten bu hal ve tavırlardan sonra evet yada hayır cevabını msnini vererek size iletir.)
+tamam .......@mırcmail.com (ve zafer) artık gerisi sizin yaratıcılığınıza ve hayal gücünüze kalmış. iyi şanslar.
(züvük, 23.05.2008 22:56)
10. bıçkın delikanlı hedefe kitlenir..
b.d: bıçkın delikanlı
m: mağdur kız (mağdure)

b.d: şşştt küçük bak bu yana
m: efendiaaam
b.d: aloo senin çıktığın var mı bakiyim?
m : &%+ hgggmm.. şeyy yok..
b.d: artık var!

(bkz: süpersonik çıkma teklifleri)
11. (evangeline, 23.05.2008 23:19) how i met your mother izlenerek birçoğu öğrenilebilecek puştluklar bütünüdür.